TYS, 50. yılında eskimiş bir geleneği yeniden canlandırarak “Edebiyat Matineleri”ni yaşama geçiriyor. Edebiyat matinelerinin ilki, önceki gün İstanbul Kadıköy Barış Manço Kültür Merkezi’nde yapıldı. “14 Şubat Dünya Öykü Günü” temasıyla yapılan etkinlikte, birçok TYS üyesi ve yazar bir araya geldi.
BİLDİRİ AYLA KUTLU’DAN
90’lı yıllarda yazar Özcan Karabulut ve arkadaşlarının Ankara Öykü Günleri adı altında düzenlediği edebiyat buluşmaları, 2002 yılında “14 Şubat Dünya Öykü Günü”nü doğurmuş, bugün, 2003’te Mexico City’de yapılan 69. Uluslararası PEN. Kongresi’nin delegeler Meclisi toplantısında onaylanarak kabul edilmişti. UNESCO’nun 2005’teki kongresiyle de resmileşen ve her yıl bir bildiriyle kutlanan 14 Şubat Dünya Öykü Günü’nün 2024 yılı bildirisini, yazar Ayla Kutlu kaleme aldı. Etkinlik, TYS Genel Sekreteri Tahin Şilkan’ın bildiriyi okumasıyla başladı. Ardından sendikanın öykücü eski genel başkanları Aziz Nesin, Yaşar Kemal, Oktay Akbal ile şimdiki başkan Adnan Özyalçıner’in öykülerinin yanı sıra 2023 Türkan Sanat Ödülü sahibi Vicdan Efe ile 2023 Fakir Baykurt Öykü Ödülü ve 2023 Haldun Taner Öykü Ödülü sahibi Polat Özlüoğlu’nun öyküleri okundu.
‘MATİNELER DEVAM EDECEK’
Etkinlik sonunda gazetemize konuşan TYS Başkanı Adnan Özyalçıner, “Benim gençliğimde yaşadığımız edebiyat matinelerini 50. yılda, gençler de görsünler, yazarlarımızı sahnede öyküleriyle, şiirleriyle görsünler, dinlesinler, kendilerine göre bir coşku, bir umut yaratsınlar istedik” ifadelerini kullandı. “Edebiyat sağaltıcıdır, insanı umutlandırır, ileriye götürür, ışık saçar” diyen Özyalçıner, “Matineler 21 Mart’ta Dünya Şiir Günü’nde, nisan ayında çocuk edebiyatı ve mayıs ayında emek şiirleri temasıyla sürecek” dedi. Özyalçıner, TYS’nin 50. yılı ile ilgili de şu ifadeleri kullandı: “TYS, kuruluşundan bugüne düşünce ve ifade özgürlüğünün sağlanması, korunması, yaygınlaşması için mücadele etti. Ama bilindiği gibi düşünce ve ifade özgürlüğünün olmadığı yerde, insan hak ve özgürlükleri de yok demektir. TYS’nin amaç maddesinde yalnız yazı ve ses özgürlüğünü korumak, geliştirmek, mücadele etmek yoktur. İnsan hak ve özgürlükleri için de ekonomik, toplumsal, siyasal ve anayasal özgürlükleri için de mücadele etme amacını güder. Bugün de bu amaç doğrultusunda yürüyoruz.”
